A.Ihsan Karahasanoglu
Köşe Yazarı
A.Ihsan Karahasanoglu
 

Deste deste dolarlara Ekrem’in cevabı!

“Her şey çok güzel olacak” sloganı ile İstanbul’u devir alan ve her şeyi berbat yapan Ekrem İmamoğlu’na hatırlatıyorlar: “Beylikdüzü’nden beri kasanız olarak tanımlanan, halen de İBB Spor Klübü Başkanı görevini teslim ettiğiniz Fatih Keleş, milyonlarca liralık para destelerinin içinde görüntülendi, ne dersiniz?” 40 yıllık oyunculara taş çatlatırcasına, rahat bir pozda cevaplıyor (aslında cevaplamıyor) Ekrem İmamoğlu: “Seçime 20 gün kala İstanbul CHP İl Başkanlığı’nın satın alma sürecindeki bir hukuk ofisinde yapılan bir işlemin, ki benim çok değer verdiğim siyasi yol arkadaşlarım var o görüntüde, o görüntü üzerinden siyasi yaygara çıkarmaya çalışanların kötülükçü akılları var.” Oysa beklenen cevap basit: “Benim spor klübü başkanlığına getirdiğim adamın, milyon dolarlarla işi olamaz.. Görüntülerden bilgim yok. Belediyenin tek kör kuruşu bu destelerin arasında var mı, yok mu araştırılması için derhal soruşturma açılması için talimatı verdim, takipçisi olacağım.” Bunları demiyor, diyemiyor. Daha büyük vurgunlar, daha büyük destelerle para transferlerine şahit olan Fatih Keleş’in ifşaatlarda bulunmaması için, “çok değer verdiğim siyasi yol arkadaşlarım” diyor.. “O paralar sahte mi, bir film sahnesi mi? Kasanız Fatih Keleş, o görüntülerde ne arıyor?” diye soruluyor.. “16 milyon için çalışıyoruz” diyerek algı yapan Ekrem cevaplıyor (aslında cevaplamıyor): “Bu yaygara ile servis edilmesi... Bunu tabii birkaç meczubun ‘buradan Ekrem’e ne sıçratır, nasıl bir leke, iz bırakırız’ anlayışıyla koca koca kanallarda bir yerinden ‘Ekrem’e çamur sıçratma’ çabası içinde oldular. Bunlar alıştığımız şeyler...” Görüntülerde balya balya dolarlar, 200’lük banknotlar.. “İsrafı bitirdik, hizmeti getirdik” diye kendini takdim eden Ekrem İmamoğlu’na soruluyor: “Görüntüde CHP İstanbul İl Başkan Yardımcısı Özgür Nas da var. Bu görüntüdeki paralar ne ola ki?” Hiç kimsenin işine son verilmeyeceği taahhütü ile seçimi kazanıp, hemen ardından 15 bin kişiyi kapının önüne koyan ve iki misli işçiyi alan Ekrem İmamoğlu’nun nasıl bir yol izlediğini “100 kişi alınıyorsa, 35 CHP, 15 İYİ Parti, 15 diğerleri, 20-25 de İBB kariyer üzerinden gidiyor, süreç bu şekilde” diyerek itiraf eden CHP İstanbul İl Başkan Yardımcısı Özgür Nas’ın görüntüdeki paralarla ilişkisi, yüzyılın tiyatrocu tarafından şöyle açıklanıyor: “Bunlar kul hakkı yemekten imtina etmeyen, kumpasla seçim kazanmaya çalışanlar. Allah memleketimizi de, beni de bu insanlardan korusun. Zannediyorlar ki; Ekrem yılacak. Yılmaz. O, bir avuç insanı süründüre süründüre yıldıracak, göreceksiniz.” Ben yoruluyorum, açık açık soruyorum, “Çalışana musakka, yöneticiye antrikot. Yok öyle. Çalışan ne yiyorsa, yöneticiye de o çıkacak” muhabbeti ile koltuğa oturup, İBB’deki hiçbir çalışanın kolunda olmayan milyonluk saatin değerini malvarlığı listesine koyamayan ve nasıl aldığını da açıklayamayan Ekrem’e, “CHP İl Binası alımı için bir ödeme yapılıyorsa, bu bankadan hesaptan hesaba gönderi ile olmaz mı? Bu odada yapılan para sayma, paralarla kule yapma neyin nesidir?” diyorum. “Mazbatamı verin. Mazbatamı verin.. Beni bekleyen işler var, bir an önce mazbatamı verin” diye tepinen Ekrem cevap ver(m)iyor: “Tabii bunlar alıştığımız şeyler. Ramazan’ın ilk günü seçimi iptal ederek tarihe geçen o dönemin içinde olan herkes, çaldılar diyen, hırsız diyen işin en başındaki kişi Cumhurbaşkanı da dahil olmak üzere, aday da dahil olmak üzere o siyasi partinin bütün bakanları hepsi dahil olmak üzere hepsi sebep olmuşlardır.” Hayır hayır.. Bir mizansen değil bunlar. Araya koyduklarım, piyasada sorulan sorular.. Ama cevaplar Ekrem’in..  Adam 5 yıldır yatmış. Tatil yapmış.  Kayak peşinde koşmuş. Son 20 günde, tören üstüne tören düzenliyor.. Ve gündemdeki CHP’li il yöneticisinin, İBB spor klübü yöneticisinin, Beylikdüzü’nden beri para kasası olarak tanınan kişinin birlikte yer aldığı para sayma görüntülerine cevap vereceğini belirterek başladığı konuşmasında Ekrem İmamoğlu bunları söylüyor.. Olay nedir? Görüntülerde CHP İl Binasının satın alındığı taşınmaz sahibi olduğuna göre.. Büyük ihtimalle taşınmazın bedeli ödeniyor.. İyi de, İBB Spor Klübü Başkanının ne işi var orada? Siz hani, İBB’yi, CHP’lilerle değil, 16 milyon İstanbullu ile yönetecektiniz.. Yakanızdaki rozeti çıkararak yönetiyordunuz. Bir partinin il binasını almak, onun para alışverişini yönetmek İBB’ye mi kaldı? Ve daha önemlisi. Başlarına düşen taşın kaldıramayacakları ağırlıkta olduğunu gösteren soru ise şu: O para, taşınmazın malikine, satış amacı ile de verilmiş olsa, paranın kaynağı ne? O para İBB kasasından mı çıktı? Yoksa CHP’nin kasasından mı çıktı? CHP’nin kasasından çıktı ise, nasıl olur da bankadan değil, elden ödeme yapılır? Yoksa o para, İBB ile iş yapan müteahhitlerden rüşvet olarak mı alındı? Buyrun “Engelleniyoruz, İstanbullulara hizmet yapmamız engelleniyor” sözleri ile ünlü Ekrem bey cevap versin, bu sorulara.. Taşınmaz satımı için, haram olmayan bir para kullanıldı ise, niye banka yolu tercih edilmedi açıklasın. Niçin elden ödeme yapıldı anlatsın. Ama bunlar alışıktır.. Ankara’daki Ekrem’in versiyonu Mansur’un adamları, hem de eski CHP milletvekiline (Sinan Aygün), gökdelenini yıkmamak için “Ne verecen abi?” sorusunu yöneltiyorlardı! 25 milyon TL’lik rüşvetin konuşulduğu o gökdelen, 5 yıl geçti, bugün hâlâ yıkılmadı. Oysa Mansur söz vermişti, “bir yıl içinde mahkeme sürecini tamamlayıp, yıkacağım” demişti.. Bir yıllık sürenin dolmasının üzerinden 4 yıl geçti.. O gökdelen orada duruyor.. Yeni Akit  
Ekleme Tarihi: 13 Mart 2024 - Çarşamba
A.Ihsan Karahasanoglu

Deste deste dolarlara Ekrem’in cevabı!

“Her şey çok güzel olacak” sloganı ile İstanbul’u devir alan ve her şeyi berbat yapan Ekrem İmamoğlu’na hatırlatıyorlar:

“Beylikdüzü’nden beri kasanız olarak tanımlanan, halen de İBB Spor Klübü Başkanı görevini teslim ettiğiniz Fatih Keleş, milyonlarca liralık para destelerinin içinde görüntülendi, ne dersiniz?”

40 yıllık oyunculara taş çatlatırcasına, rahat bir pozda cevaplıyor (aslında cevaplamıyor) Ekrem İmamoğlu:

“Seçime 20 gün kala İstanbul CHP İl Başkanlığı’nın satın alma sürecindeki bir hukuk ofisinde yapılan bir işlemin, ki benim çok değer verdiğim siyasi yol arkadaşlarım var o görüntüde, o görüntü üzerinden siyasi yaygara çıkarmaya çalışanların kötülükçü akılları var.”

Oysa beklenen cevap basit:

“Benim spor klübü başkanlığına getirdiğim adamın, milyon dolarlarla işi olamaz.. Görüntülerden bilgim yok. Belediyenin tek kör kuruşu bu destelerin arasında var mı, yok mu araştırılması için derhal soruşturma açılması için talimatı verdim, takipçisi olacağım.”

Bunları demiyor, diyemiyor.

Daha büyük vurgunlar, daha büyük destelerle para transferlerine şahit olan Fatih Keleş’in ifşaatlarda bulunmaması için, “çok değer verdiğim siyasi yol arkadaşlarım” diyor..

“O paralar sahte mi, bir film sahnesi mi? Kasanız Fatih Keleş, o görüntülerde ne arıyor?” diye soruluyor..

“16 milyon için çalışıyoruz” diyerek algı yapan Ekrem cevaplıyor (aslında cevaplamıyor):

“Bu yaygara ile servis edilmesi... Bunu tabii birkaç meczubun ‘buradan Ekrem’e ne sıçratır, nasıl bir leke, iz bırakırız’ anlayışıyla koca koca kanallarda bir yerinden ‘Ekrem’e çamur sıçratma’ çabası içinde oldular. Bunlar alıştığımız şeyler...”

Görüntülerde balya balya dolarlar, 200’lük banknotlar..

“İsrafı bitirdik, hizmeti getirdik” diye kendini takdim eden Ekrem İmamoğlu’na soruluyor:

“Görüntüde CHP İstanbul İl Başkan Yardımcısı Özgür Nas da var. Bu görüntüdeki paralar ne ola ki?”

Hiç kimsenin işine son verilmeyeceği taahhütü ile seçimi kazanıp, hemen ardından 15 bin kişiyi kapının önüne koyan ve iki misli işçiyi alan Ekrem İmamoğlu’nun nasıl bir yol izlediğini “100 kişi alınıyorsa, 35 CHP, 15 İYİ Parti, 15 diğerleri, 20-25 de İBB kariyer üzerinden gidiyor, süreç bu şekilde” diyerek itiraf eden CHP İstanbul İl Başkan Yardımcısı Özgür Nas’ın görüntüdeki paralarla ilişkisi, yüzyılın tiyatrocu tarafından şöyle açıklanıyor:

“Bunlar kul hakkı yemekten imtina etmeyen, kumpasla seçim kazanmaya çalışanlar. Allah memleketimizi de, beni de bu insanlardan korusun. Zannediyorlar ki; Ekrem yılacak. Yılmaz. O, bir avuç insanı süründüre süründüre yıldıracak, göreceksiniz.”

Ben yoruluyorum, açık açık soruyorum, “Çalışana musakka, yöneticiye antrikot. Yok öyle. Çalışan ne yiyorsa, yöneticiye de o çıkacak” muhabbeti ile koltuğa oturup, İBB’deki hiçbir çalışanın kolunda olmayan milyonluk saatin değerini malvarlığı listesine koyamayan ve nasıl aldığını da açıklayamayan Ekrem’e,

“CHP İl Binası alımı için bir ödeme yapılıyorsa, bu bankadan hesaptan hesaba gönderi ile olmaz mı? Bu odada yapılan para sayma, paralarla kule yapma neyin nesidir?” diyorum.

“Mazbatamı verin. Mazbatamı verin.. Beni bekleyen işler var, bir an önce mazbatamı verin” diye tepinen Ekrem cevap ver(m)iyor:

“Tabii bunlar alıştığımız şeyler. Ramazan’ın ilk günü seçimi iptal ederek tarihe geçen o dönemin içinde olan herkes, çaldılar diyen, hırsız diyen işin en başındaki kişi Cumhurbaşkanı da dahil olmak üzere, aday da dahil olmak üzere o siyasi partinin bütün bakanları hepsi dahil olmak üzere hepsi sebep olmuşlardır.”

Hayır hayır..

Bir mizansen değil bunlar.

Araya koyduklarım, piyasada sorulan sorular.. Ama cevaplar Ekrem’in.. 

Adam 5 yıldır yatmış.

Tatil yapmış. 

Kayak peşinde koşmuş.

Son 20 günde, tören üstüne tören düzenliyor..

Ve gündemdeki CHP’li il yöneticisinin, İBB spor klübü yöneticisinin, Beylikdüzü’nden beri para kasası olarak tanınan kişinin birlikte yer aldığı para sayma görüntülerine cevap vereceğini belirterek başladığı konuşmasında Ekrem İmamoğlu bunları söylüyor..

Olay nedir?

Görüntülerde CHP İl Binasının satın alındığı taşınmaz sahibi olduğuna göre..

Büyük ihtimalle taşınmazın bedeli ödeniyor..

İyi de, İBB Spor Klübü Başkanının ne işi var orada?

Siz hani, İBB’yi, CHP’lilerle değil, 16 milyon İstanbullu ile yönetecektiniz.. Yakanızdaki rozeti çıkararak yönetiyordunuz. Bir partinin il binasını almak, onun para alışverişini yönetmek İBB’ye mi kaldı?

Ve daha önemlisi.

Başlarına düşen taşın kaldıramayacakları ağırlıkta olduğunu gösteren soru ise şu:

O para, taşınmazın malikine, satış amacı ile de verilmiş olsa, paranın kaynağı ne?

O para İBB kasasından mı çıktı? Yoksa CHP’nin kasasından mı çıktı?

CHP’nin kasasından çıktı ise, nasıl olur da bankadan değil, elden ödeme yapılır?

Yoksa o para, İBB ile iş yapan müteahhitlerden rüşvet olarak mı alındı?

Buyrun “Engelleniyoruz, İstanbullulara hizmet yapmamız engelleniyor” sözleri ile ünlü Ekrem bey cevap versin, bu sorulara..

Taşınmaz satımı için, haram olmayan bir para kullanıldı ise, niye banka yolu tercih edilmedi açıklasın.

Niçin elden ödeme yapıldı anlatsın.

Ama bunlar alışıktır..

Ankara’daki Ekrem’in versiyonu Mansur’un adamları, hem de eski CHP milletvekiline (Sinan Aygün), gökdelenini yıkmamak için “Ne verecen abi?” sorusunu yöneltiyorlardı!

25 milyon TL’lik rüşvetin konuşulduğu o gökdelen, 5 yıl geçti, bugün hâlâ yıkılmadı.

Oysa Mansur söz vermişti, “bir yıl içinde mahkeme sürecini tamamlayıp, yıkacağım” demişti.. Bir yıllık sürenin dolmasının üzerinden 4 yıl geçti.. O gökdelen orada duruyor..

Yeni Akit

 
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yenidevirhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.