A.Ihsan Karahasanoglu
Köşe Yazarı
A.Ihsan Karahasanoglu
 

CHP’de İsmet’ler de bitmez Ünal’lar da Namık’lar da!

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın normalleşme süreci diye tanımladığı ana muhalefet partisi genel başkanı ile görüşmelerinde not tutucu olarak görevlendirilen Namık Tan, TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, Mavi Vatan için “masal” demiş. Şaşırdım mı? Şahsen ben şaşırmadım. Ağa babaları İsmet İnönü benzer bir bakış açısıyla mavi vatan bize ne lazım dercesine Ege Denizi’ndeki hemen tüm adaları Yunanistan’a bırakmamış mıydı? Atası ne ise torunu da odur. CHP’nin ikinci genel başkanı Ege Denizi’ndeki adaları kilometrelerce ötedeki Yunanistan’ın adası olarak tanır. “Bize lazım değil” der. CHP’nin son genel başkanının danışmanı aynı zamanda milletvekili de, “mavi vatan masalı” der. Azerbaycan toprakları Ermenistan işgalinden kurtarılmak istendiğinde, dış ilişkilerden sorumlu CHP’li Ünal Çeviköz’ün, “Türkiye Karabağ’ı kurtarmak için Azerbaycan’a cihatçı yolluyor, SİHA veriyor. Bu sebeplerle Türkiye uluslararası mahkemelerde yargılanabilir” dediğini unutmadık. CHP budur işte.  Bunların ihaneti Lozan’da başlamıştır, mümkün değil düzelmezler. Bakmayın süslü püslü cümleler kurduklarına. Bakmayın Lozan zaferdir diye övgülerde bulunmalarına. Kendi ülkelerini emperyal devletlere ihbar eden hainler de bunlardan çıkar. Halkbank ile ilgili yıllarca yaptıkları açıklamalardaki ihaneti unutmadık.. Vatan kavramını daraltan, yabancı devletler lehine açıklamalar yaparak kendi ülkesini satanlar da bunların içinden çıkar. Ünal Çeviköz de Namık Tan da buna örnektir. Bakmayın siz Namık Tan’ın, milliyetçi oyları toplayabilmek için, “babam Namık Kemal hayranı.. Dedem adımın Enis olmasını istemiş. Ama babam adımı Namık koymuş” dediğine. Hani Namık Kemal’i de göklere çıkaracak değiliz ama. Onun da bir vatan kavramı vardı. Hem nasıl bir vatan kavramı. Adını almış ama belki de hayatında o şiiri hiç okumamıştır. Bu vesileyle okusun ibret alsın: “Âmâlimiz efkârımız ikbâl-i vatandır Serhadimize kal’a bizim hâk-i bedendir Osmanlılarız ziynetimiz kanlı kefendir Gavgâda şehâdetle bütün kâm alırız biz Osmanlılarız, cân veririz, nâm alırız biz.” Vatanın geleceği için her şeyini feda eden, kefeni ziynet olarak kabul eden Namık Kemal’den.. Osmanlı olmakla gurur duyan Namık Kemal’den.. Gelin şimdi Namık Tan’a.. Hem de TBMM kürsüsünden konuşuyor, Ak Parti’yi Osmanlı hayali kurmakla suçlayıp, şu rezil cümleleri kuruyor: “Yeri geldi, Osmanlı’yı ihya hayalleri kurdu. Sınır ötesi harekatlarla yetinmedi. Deniz aşırı maceralara yeltendi. Bir ara tutturduğu Mavi Vatan masalından o da koşulların zorlamasıyla yani ekonominin iflası kapıya dayanınca neyse ki oldukça çabuk yüz geri etti.”  İyi niyetli bazı okurlarımız, CHP’li bazı isimler itiraz edecekler.. “Canım bir kişinin yönetimden destek görmeyen bir açıklamasını almış genelleştiriyorsunuz haksızlık yapıyorsunuz. Velev ki Ünal Çeviköz de ikinci örnek olsun. Velev ki İsmet İnönü de hatalı olsun. Koca CHP’yi bunların söylemine niye terk ediyorsunuz. Bakın CHP’de Yankı Bağcıoğlu gibi emekli amiraller de var. Onlar da farklı görüşler dile getiriyorlar” diyecekler. Yankı Bağcıoğlu’na sonra geliriz. “Mavi vatan masalı” söyleminin, sadece Namık Tan’a ait olmadığını, CHP’nin kurumsal görüşünün de aslında bu olduğunu.. Hatta daha fazlasını söyleyeyim.. 2023 cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde CHP’nin öncülük ettiği altılı masanın görüşünün bile bu olduğunu somut belgesi ile size aktarayım.. Seçime bir yıl kalmış.. 30 Mayıs 2022 tarihli altı partinin genel başkanının katıldığı toplantı sonrasındaki açıklamadan aktarıyorum:  “Doğu Akdeniz ve Ege’deki güç dengelerinin aleyhimize değişmesine sebep olacak ve Türkiye’nin çok boyutlu dış politika gerekliliklerine zarar verecek gerilimlerden ve maceracı söylem ve politikalardan uzak kalınmalıdır.”  Nedir maceracı söylem? Nedir maceracı politika? O gün de sormuştuk, bugün de Namık Tan’ın ihaneti sonrasında tekrar soralım: Siz Türkiye’nin haklarını mı savunuyorsunuz yoksa Yunanistan’ın mı? Siz 1922’de denize dökülen işgalci askerlerin adına mı konuşuyorsunuz yoksa o işgalcileri denize döken Anadolu adına mı? Türkiye Cumhuriyeti’nin bir milletvekili hem de TBMM kürsüsünden “mavi vatan masalı” derse.. Siz artık Lozan sözleşmesinde tek tek isimlerini almadığınız adalara Yunanistan’ın asker çıkarmasına nasıl itiraz edebilirsiniz ki. Neyse ki Ak Parti adına yetkili isimler Namık Tan’a anında cevap verdiler. TSK’da uzun yıllar görev yapmış emekli amiraller Namık Tan’a hak ettiği cevabı verdiler. O cevaplardan birisi de, çok fazla etliye sütlüye karışmadan, iş olsun kabilinden verilmiş CHP Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu’nun cevabıydı. Şöyle diyor Bağcıoğlu: “Mavi Vatan kavramı; Türkiye Cumhuriyeti’nin denizlerdeki hak, alaka ve menfaatlerinin somutlaşmış bir ifadesidir. Bu kavramı ortaya koyan konseptin teorisi ile konseptin denizlerimizdeki fiili uygulamaları her türlü siyasi mülahazaların dışında olup uzun yılların emeğine dayanır.” Bu cümlenin hemen sonrasında ise bize 28 Şubat darbecilerin pazarlamasını yapmaya kalkıyor; Güven Erkaya, Vural Bayazıt ve Özden Örnek’ten bahsediyor.. İyi de bu isimlerin hepsi tam da Namık Tan kafasında adamlar. Yankı Bağcıoğlu da aslında aynı kafada. Uzun uzun yaptığı açıklamada, “konu vatan ise gerisi teferruattır” diyerek, “Namık sen ne kaçık adamsın. Bizi de rezil ettin” diyeceğine.. Namık Tan’ın ismini ağzına almadan açıklamasını bitiriyor. Yani açıklamasını boşluğa yapıyor. Havaya gönderiyor. Hani bazıları da “Yankı amiral, Ak Partili birisine cevap vermiş olmalı” diye yorumlasa, ona da hiç itiraz etmeyecek. Mavi vatanın masal olduğunu söyleyenin CHP milletvekili olduğunu, aynı partide siyaset yaptıklarını gizliyor. Ben de kendilerine hatırlatıyorum; “İsmet İnönü neyse Ünal Çeviköz de odur. Ünal Çeviköz ne ise Namık Tan da odur.” Bunlardan vatan savunması beklemek, ChatGPT’ye sordum “nedir” diye.. Cevap verdi: “ahmaklıktır”.. Ben bir soru da sizlere sorayım: “Namık Tan bugün tbmm milletvekili değil de Amerika’da senatör olsaydı.. Netanyahu’yu, maceracı söylemle mi suçlardı, yoksa diğerleri 57 defa ayağa kalkıp alkışlarken, o 157 defa mı ayağa kalkıp alkışlardı!!” Yeni Akit  
Ekleme Tarihi: 29 Temmuz 2024 - Pazartesi
A.Ihsan Karahasanoglu

CHP’de İsmet’ler de bitmez Ünal’lar da Namık’lar da!

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın normalleşme süreci diye tanımladığı ana muhalefet partisi genel başkanı ile görüşmelerinde not tutucu olarak görevlendirilen Namık Tan, TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, Mavi Vatan için “masal” demiş.

Şaşırdım mı?

Şahsen ben şaşırmadım.

Ağa babaları İsmet İnönü benzer bir bakış açısıyla mavi vatan bize ne lazım dercesine Ege Denizi’ndeki hemen tüm adaları Yunanistan’a bırakmamış mıydı?

Atası ne ise torunu da odur.

CHP’nin ikinci genel başkanı Ege Denizi’ndeki adaları kilometrelerce ötedeki Yunanistan’ın adası olarak tanır.

“Bize lazım değil” der.

CHP’nin son genel başkanının danışmanı aynı zamanda milletvekili de, “mavi vatan masalı” der.

Azerbaycan toprakları Ermenistan işgalinden kurtarılmak istendiğinde, dış ilişkilerden sorumlu CHP’li Ünal Çeviköz’ün, “Türkiye Karabağ’ı kurtarmak için Azerbaycan’a cihatçı yolluyor, SİHA veriyor. Bu sebeplerle Türkiye uluslararası mahkemelerde yargılanabilir” dediğini unutmadık.

CHP budur işte.

 Bunların ihaneti Lozan’da başlamıştır, mümkün değil düzelmezler.

Bakmayın süslü püslü cümleler kurduklarına.

Bakmayın Lozan zaferdir diye övgülerde bulunmalarına.

Kendi ülkelerini emperyal devletlere ihbar eden hainler de bunlardan çıkar.

Halkbank ile ilgili yıllarca yaptıkları açıklamalardaki ihaneti unutmadık..

Vatan kavramını daraltan, yabancı devletler lehine açıklamalar yaparak kendi ülkesini satanlar da bunların içinden çıkar.

Ünal Çeviköz de Namık Tan da buna örnektir.

Bakmayın siz Namık Tan’ın, milliyetçi oyları toplayabilmek için, “babam Namık Kemal hayranı.. Dedem adımın Enis olmasını istemiş. Ama babam adımı Namık koymuş” dediğine.

Hani Namık Kemal’i de göklere çıkaracak değiliz ama.

Onun da bir vatan kavramı vardı.

Hem nasıl bir vatan kavramı.

Adını almış ama belki de hayatında o şiiri hiç okumamıştır.

Bu vesileyle okusun ibret alsın:

“Âmâlimiz efkârımız ikbâl-i vatandır

Serhadimize kal’a bizim hâk-i bedendir

Osmanlılarız ziynetimiz kanlı kefendir

Gavgâda şehâdetle bütün kâm alırız biz

Osmanlılarız, cân veririz, nâm alırız biz.”

Vatanın geleceği için her şeyini feda eden, kefeni ziynet olarak kabul eden Namık Kemal’den..

Osmanlı olmakla gurur duyan Namık Kemal’den..

Gelin şimdi Namık Tan’a..

Hem de TBMM kürsüsünden konuşuyor, Ak Parti’yi Osmanlı hayali kurmakla suçlayıp, şu rezil cümleleri kuruyor:

“Yeri geldi, Osmanlı’yı ihya hayalleri kurdu. Sınır ötesi harekatlarla yetinmedi. Deniz aşırı maceralara yeltendi. Bir ara tutturduğu Mavi Vatan masalından o da koşulların zorlamasıyla yani ekonominin iflası kapıya dayanınca neyse ki oldukça çabuk yüz geri etti.” 

İyi niyetli bazı okurlarımız, CHP’li bazı isimler itiraz edecekler..

“Canım bir kişinin yönetimden destek görmeyen bir açıklamasını almış genelleştiriyorsunuz haksızlık yapıyorsunuz. Velev ki Ünal Çeviköz de ikinci örnek olsun. Velev ki İsmet İnönü de hatalı olsun. Koca CHP’yi bunların söylemine niye terk ediyorsunuz. Bakın CHP’de Yankı Bağcıoğlu gibi emekli amiraller de var. Onlar da farklı görüşler dile getiriyorlar” diyecekler.

Yankı Bağcıoğlu’na sonra geliriz.

“Mavi vatan masalı” söyleminin, sadece Namık Tan’a ait olmadığını, CHP’nin kurumsal görüşünün de aslında bu olduğunu.. Hatta daha fazlasını söyleyeyim.. 2023 cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde CHP’nin öncülük ettiği altılı masanın görüşünün bile bu olduğunu somut belgesi ile size aktarayım..

Seçime bir yıl kalmış.. 30 Mayıs 2022 tarihli altı partinin genel başkanının katıldığı toplantı sonrasındaki açıklamadan aktarıyorum: 

“Doğu Akdeniz ve Ege’deki güç dengelerinin aleyhimize değişmesine sebep olacak ve Türkiye’nin çok boyutlu dış politika gerekliliklerine zarar verecek gerilimlerden ve maceracı söylem ve politikalardan uzak kalınmalıdır.” 

Nedir maceracı söylem?

Nedir maceracı politika?

O gün de sormuştuk, bugün de Namık Tan’ın ihaneti sonrasında tekrar soralım:

Siz Türkiye’nin haklarını mı savunuyorsunuz yoksa Yunanistan’ın mı?

Siz 1922’de denize dökülen işgalci askerlerin adına mı konuşuyorsunuz yoksa o işgalcileri denize döken Anadolu adına mı?

Türkiye Cumhuriyeti’nin bir milletvekili hem de TBMM kürsüsünden “mavi vatan masalı” derse..

Siz artık Lozan sözleşmesinde tek tek isimlerini almadığınız adalara Yunanistan’ın asker çıkarmasına nasıl itiraz edebilirsiniz ki.

Neyse ki Ak Parti adına yetkili isimler Namık Tan’a anında cevap verdiler.

TSK’da uzun yıllar görev yapmış emekli amiraller Namık Tan’a hak ettiği cevabı verdiler.

O cevaplardan birisi de, çok fazla etliye sütlüye karışmadan, iş olsun kabilinden verilmiş CHP Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu’nun cevabıydı.

Şöyle diyor Bağcıoğlu:

“Mavi Vatan kavramı; Türkiye Cumhuriyeti’nin denizlerdeki hak, alaka ve menfaatlerinin somutlaşmış bir ifadesidir. Bu kavramı ortaya koyan konseptin teorisi ile konseptin denizlerimizdeki fiili uygulamaları her türlü siyasi mülahazaların dışında olup uzun yılların emeğine dayanır.”

Bu cümlenin hemen sonrasında ise bize 28 Şubat darbecilerin pazarlamasını yapmaya kalkıyor; Güven Erkaya, Vural Bayazıt ve Özden Örnek’ten bahsediyor..

İyi de bu isimlerin hepsi tam da Namık Tan kafasında adamlar.

Yankı Bağcıoğlu da aslında aynı kafada.

Uzun uzun yaptığı açıklamada, “konu vatan ise gerisi teferruattır” diyerek, “Namık sen ne kaçık adamsın. Bizi de rezil ettin” diyeceğine..

Namık Tan’ın ismini ağzına almadan açıklamasını bitiriyor.

Yani açıklamasını boşluğa yapıyor.

Havaya gönderiyor.

Hani bazıları da “Yankı amiral, Ak Partili birisine cevap vermiş olmalı” diye yorumlasa, ona da hiç itiraz etmeyecek.

Mavi vatanın masal olduğunu söyleyenin CHP milletvekili olduğunu, aynı partide siyaset yaptıklarını gizliyor.

Ben de kendilerine hatırlatıyorum; “İsmet İnönü neyse Ünal Çeviköz de odur. Ünal Çeviköz ne ise Namık Tan da odur.”

Bunlardan vatan savunması beklemek, ChatGPT’ye sordum “nedir” diye..

Cevap verdi: “ahmaklıktır”..

Ben bir soru da sizlere sorayım: “Namık Tan bugün tbmm milletvekili değil de Amerika’da senatör olsaydı.. Netanyahu’yu, maceracı söylemle mi suçlardı, yoksa diğerleri 57 defa ayağa kalkıp alkışlarken, o 157 defa mı ayağa kalkıp alkışlardı!!”

Yeni Akit

 
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yenidevirhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.