“Andolsun, insanlar içinde, Mü'minlere en şiddetli (ve tehlikeli) düşman olarak Yahudileri ve ilâhlığında, otoritesinde, mülkünde, tasarruflarında Allah'a ortak koşan müşrikleri (Putperestleri ve Protestan, Evanjelik gibi Siyonistleşmiş Hristiyan kesimleri ve sözde Müslüman geçinen Münafık işbirlikçileri) bulursun. Onlardan, iman edenlere sevgi bakımından en yakın olarak da: "Biz Nasarayız (Hz. İsa’nın doğduğu Filistin-NASIRA’dan dolayı NASARA diye tanımlanan, Hakka ve hayra yardımcı Hristiyanlarız.)" diyenlerden Ehl-i tevhid (Allah’ın varlığına, birliğine, kitaplarına, elçilerine içtenlikle iman eden gerçek muvahhidler) olan kimseleri göreceksin. Bu, onların içlerinde, âlim ve âbidlerin-keşişlerin, râhiplerin-zâhidlerin bulunması sebebiyledir. Onların, doğruları söylemeyi, hakka boyun eğip tâbi olmayı, kibir-gurur meselesi yapmamaları (Kur’an’a ve İslam’a saygılı davranmaları) nedeniyledir. Kendilerine tebliğ edilen Kur’an karşısında asla kibre kapılmazlar. İşte bu ahlâk ve erdemlilikleri, onları dosdoğru Kur’an’a yöneltir”  (Ana Yasamız ve Ana Hayat Yasamız Kur'an-ı Kerim, Maide Suresi, 82. Ayeti Kerime Meal ve Tefsiri) İlahi Mesajında Allah’ımızın belirttiği; insanlığın, İslam’ın ve Müslümanların baş Düşmanları mel'un Şeytan ve aveneleri başsızlıktan, sahipsizlikten, dağınıklıktan, parçalanmışlıktan tam bir asırdır ama özellikle Filistin’de tüm İnsanlığın gözü önünde bir insanlık kıyımı, tam bir Orta Çağ vahşeti ve dramı yaşatmaya devam ediyorlar! Bu asrın Firavun, Nemrud ve Ebu Cehilleri Hitler, Mussolini, Lenin, Stalin, Mao vb. Zalimlerin zulümlerini bile gölge de bırakacak bu insanlık kıyımına karşı kıyama kalkmış Kahraman Filistin halkını ve Onların yeryüzündeki kahraman destekçilerini tebrik ediyoruz ve malımızla canımızla istiklallerine kavuşuncaya kadar desteklemeye devam edeceğiz! Ülkemizde hepimizi dilhun eden, yasa boğan ve yüreklerimizi dağlatan ve ağlatan küçük Narinimiz hunharca yakınları tarafından katledildi. Firavun, iktidarını koruma adına devrindeki erkek bebekleri katlederken, Ebu Cehiller uğursuz saydıkları Kız bebekleri katlediyorlardı! Siyonist, Emperyalist Deccallar ve içimizdeki mandacı, masonik iş birlikçileri ise karşılarında Hakk ve Adalete dayalı süper güç bir devletimiz henüz olmadığı için erkek-kız ayırmadan ve bebek, çocuk, genç ve yaşlı ayırmadan katletmeye devam ediyorlar!   Ülkemizdeki Narinlerimiz gibi tüm masum yavrularımızın silahlı katillerini ve nesillerimizi silahsız hayattan kopararak ölmeden öldüren esrar, eroin vb. uyuşturucuları üreten, pazarlayan ve satan mafya hainlerini yetiştiren Şehvetperest, Maddeperest, Modaperest ve Putperest şer zihniyetin ve bombalarla İnsanları katleden insanlık düşmanı şer zihniyetin Locaları aynı merkezli Siyonist İtrail Yahudileri ve Roma Merkezli İşbirlikçi aveneleridir! Bu terör odaklarınca yavrularımızın ve ailelerimizin bedenen ve ruhen öldürülmesini istemiyorsak Haziran ayında kaleme aldığımız “Bir kere daha şahid olduk ki…!” başlıklı yazımızdaki uyarılarımızı artık acilen dikkate almalıyız! (ilgili yazıyı okumak için...) "Toplumumuz; manevi ve ahlaki değer eğitiminin azlığı, caydırıcı kanunların olmayışı ve azdıran sosyal medya saldırıları karşısında nesillerinin tehlikelerden korunması noktasında ümitsiz haldedir!  Son zamanlarda giderek artan cinayetler, vurgunlar, soygunlar ve boşanmalarda ümitleri azaltmaya devam ediyor!  Ve bu da içimizdeki İslami Medeniyetimizin, Milli Kültürümüzün ve ahlakımızın masonik düşmanların iştahlarını kabarttırıyor! Bu korkunç  Siyon-Haç oyununu bozmanın ilk yolu pes etmemek, yılmadan ve asla ümitsiz olamadan Milli Mücadeleye devam etmektir!” “Akıllı Doktor Hastaya kızmaz, İlaçlarla Mikropları yok etmeye çalışır!” sözünün gereği nesillerimizi kanser gibi istila eden maneviyatsızlık, inançsızlık ve ahlaksızlık mikroplarının, ehil gönül doktorları muallimlerimiz eliyle yapılacak Dini ve Milli bir eğitimle tedavisi için unutmadan, usanmadan, bıkmadan ve asla Ümidimizi kesmeden çalışmalıyız! Asrımızın Kahraman Filistin Direnişçileri gibi İslami Medeniyetiyle, şanlı tarihiyle ve kahraman ecdadıyla övünen nesilleri acilen yetiştirmeliyiz! Allah’ımız bu zor ve çetin İmani, İlmi, İktisadi ve Ahlaki Milli Mücadelemizde daim yar ve yardımcımız olsun! Ve Yurdumuzu, Yuvalarımızı, Yurttaşlarımızı, Yavrularımızı ve hepimizi Şeytanın, şeytanlaşmış baş düşman Siyonist Yahudilerin, Emperyalistlerin ve içimizdeki mandacı masonik şer odaklarının tuzaklarından, kavli ve fiili saldırılarından, şer ve şerlerinden korusun. Amiin Nefsimizde, ailemizde ve ülkemizde “İslam Sözleşmesi”nin uygulanması, Mescid-i Aksa’mızın, Osmanlıcamızın özgürlüğü ve tatil olması dileğiyle Cuma Bayramımız mübarek olsun!