Ferhat MURAT
Köşe Yazarı
Ferhat MURAT
 

Adam her ‘her zamanki gibi’ kazandı

Tarihe tanıklık ediyoruz Bundan yaklaşık 2 yıl önce; “Aylan Bebek 6,5 yıl önce vicdanların kıyıya vurduğu gün insanoğlunu nasıl şikâyet ettiyse Rabb’ine, o gün bugün gelemedi iki yaka birbiri üstüne…!” diye bir paylaşım yapmıştım… Covid pandemisi, savaşlar, afetler, soykırımlar insanoğlunun peşini bırakmadı. Belki 100 yılda yaşanabilecek olaylar dizisini yaklaşık 8 yılda tecrübe ettik. Pazar günü, Halep, Hama ve Humus’tan sonra Şam da düştü. 61 yıllık ‘baas rejimi’, 54 yıllık Esad’lar iktidarı sona erdi. Suriye, özgürlüğüne kavuşmak için önemli bir mesafe kat etmiş oldu. Evet, Aylan bebekler özgürlüklerine kavuşuyor. Dünyanın iki yakasının birbiri üzerine gelmesinin önündeki engellerden biri olacak mı? Hep birlikte göreceğiz… Gazze’deki mezalimin nihayete ermesiyle birlikte bunu tam manasıyla söylemek daha mümkün olacak… Bugüne kadar kendilerine ‘muhalif güçler’ veya Suriye meşru muhalefeti dediğimiz mekanizma Suriye’de artık ‘iktidar’… Sürecin başında ‘Tarihe tanıklık ediyor olabiliriz’ diye yazmıştık… Evet, tarihe tanıklık ediyormuşuz… Hala da ediyoruz. ŞAM, 13 GÜNDE NASIL DÜŞTÜ? Sürece sığ baktığınızda; “13 gün gibi kısa bir sürede 61 yıllık rejim çöker mi?” şeklinde altı, üstü her yanı boş bir değerlendirme yapmak mümkün olabilir… Ama onu altı boşlar yapar… Çiftçinin birinin tarlayı sürerken traktörü bozulmuş. Saatlerce uğraşmış ancak traktördeki arızayı giderememiş. Bakmış, uğraşmakla bu işi çözülemeyecek usta çağırmış. Usta, çiftçinin saatlerce uğraşıp da yapamadığı sorunu 2 dakikada halletmiş ve karşılığında yüklü bir meblağ talep etmiş. Çiftçi talep edilen meblağ karşısında “2 dakikalık işe bu kadar para istenir mi?” diyerek ustaya tepki göstermiş. Usta ise şu can alıcı cevabı vermiş; “2 dakika değil. 20 yıl 2 dakika.” İşte bu meseleyi en güzel anlatan hikayelerden biri bu… Şam, 13 yıl 13 günde düştü… ÖNÜNÜ GÖREMEYEN GÖZ DOKTORU Beşar Esad, göz hastalıkları uzmanı lakin geleceği görmeme sorunu olduğunu net bir biçimde gördük. Kendine dahi hayrı olmayan bir göz doktoru. Esad, vicdan gözlüğü ile gelişmelere bakmayan, başkalarının yazdığı reçete ile yol haritasını belirleyen, kendinden başkasını düşünmeyen bir devlet başkanının nasıl çakılmaya mahkûm olduğunu ispat ederek ibretlik bir örnek olarak tarihe geçti. Gözünü kin, şer ve menfaat bürüyenler göz doktoru olsa dahi gerçekleri göremezler. ‘BAAS’ KAÇARKEN, BAAS BAAS BAĞIRAN CHP Şam’ın düşmesine Esad ile birlikte belki de en fazla üzülenler kimler olabilir diye baktığımızda; “Türkiye’deki muhalefeti görüyoruz. Bazılarının elinden ‘Suriyeli mülteci’ diyerek hukuki tarifini dahi doğru yapmaktan kaçındıkları siyasi oyuncaklar alındı. Otobüslerle Suriyelileri göndereceklerdi. Onurlu geri dönüş süreci yavaş yavaş başlıyor. Millete zerre hayrı olmayan, Türkiye’nin değil ‘başkasının milliyetçisi’ olan bu tipler Suriye’nin özgürleşmesinin ardından bir kez olsa dahi ‘hayra’ bir iş yapacaklar mı? Pek sanmıyorum. Ana muhalefetin durumu da ayrı bir vahamet… Suriye’de baas rejimi irtifa kaybederken, Esad ülkesinden kaçarken hala Esad’la görüşülmeli diye ‘baas baas’ bağıran bir CHP Genel Başkanı, partisi iktidarda olmadığı için ‘hamd’ sebebi olabiliyor. Recep Tayyip Erdoğan’ın politikasının sonucuna ve Türkiye’nin bundan sonraki kazançlarına vurgu yapmak amacıyla “Adam ‘yine’ kazandı” demiş genellikle muhalif takılan bir gazeteci… Asıl soru şu: Adam ne zaman kaybetti? Adam her ‘her zamanki gibi’ kazandı. Kimi zaman sadece kendisinin inandığı sonuçları bile gerçeğe dönüştürmeyi başardı.  
Ekleme Tarihi: 10 Aralık 2024 - Salı
Ferhat MURAT

Adam her ‘her zamanki gibi’ kazandı

Tarihe tanıklık ediyoruz

Bundan yaklaşık 2 yıl önce;

“Aylan Bebek 6,5 yıl önce vicdanların kıyıya vurduğu gün insanoğlunu nasıl şikâyet ettiyse Rabb’ine, o gün bugün gelemedi iki yaka birbiri üstüne…!” diye bir paylaşım yapmıştım…

Covid pandemisi, savaşlar, afetler, soykırımlar insanoğlunun peşini bırakmadı.

Belki 100 yılda yaşanabilecek olaylar dizisini yaklaşık 8 yılda tecrübe ettik.

Pazar günü, Halep, Hama ve Humus’tan sonra Şam da düştü.

61 yıllık ‘baas rejimi’, 54 yıllık Esad’lar iktidarı sona erdi.

Suriye, özgürlüğüne kavuşmak için önemli bir mesafe kat etmiş oldu.

Evet, Aylan bebekler özgürlüklerine kavuşuyor.

Dünyanın iki yakasının birbiri üzerine gelmesinin önündeki engellerden biri olacak mı?

Hep birlikte göreceğiz…

Gazze’deki mezalimin nihayete ermesiyle birlikte bunu tam manasıyla söylemek daha mümkün olacak…

Bugüne kadar kendilerine ‘muhalif güçler’ veya Suriye meşru muhalefeti dediğimiz mekanizma Suriye’de artık ‘iktidar’…

Sürecin başında ‘Tarihe tanıklık ediyor olabiliriz’ diye yazmıştık…

Evet, tarihe tanıklık ediyormuşuz…

Hala da ediyoruz.

ŞAM, 13 GÜNDE NASIL DÜŞTÜ?

Sürece sığ baktığınızda; “13 gün gibi kısa bir sürede 61 yıllık rejim çöker mi?” şeklinde altı, üstü her yanı boş bir değerlendirme yapmak mümkün olabilir…

Ama onu altı boşlar yapar…

Çiftçinin birinin tarlayı sürerken traktörü bozulmuş.

Saatlerce uğraşmış ancak traktördeki arızayı giderememiş.

Bakmış, uğraşmakla bu işi çözülemeyecek usta çağırmış.

Usta, çiftçinin saatlerce uğraşıp da yapamadığı sorunu 2 dakikada halletmiş ve karşılığında yüklü bir meblağ talep etmiş.

Çiftçi talep edilen meblağ karşısında “2 dakikalık işe bu kadar para istenir mi?” diyerek ustaya tepki göstermiş.

Usta ise şu can alıcı cevabı vermiş; “2 dakika değil. 20 yıl 2 dakika.”

İşte bu meseleyi en güzel anlatan hikayelerden biri bu…

Şam, 13 yıl 13 günde düştü…

ÖNÜNÜ GÖREMEYEN GÖZ DOKTORU

Beşar Esad, göz hastalıkları uzmanı lakin geleceği görmeme sorunu olduğunu net bir biçimde gördük.

Kendine dahi hayrı olmayan bir göz doktoru.

Esad, vicdan gözlüğü ile gelişmelere bakmayan, başkalarının yazdığı reçete ile yol haritasını belirleyen, kendinden başkasını düşünmeyen bir devlet başkanının nasıl çakılmaya mahkûm olduğunu ispat ederek ibretlik bir örnek olarak tarihe geçti.

Gözünü kin, şer ve menfaat bürüyenler göz doktoru olsa dahi gerçekleri göremezler.

‘BAAS’ KAÇARKEN, BAAS BAAS BAĞIRAN CHP

Şam’ın düşmesine Esad ile birlikte belki de en fazla üzülenler kimler olabilir diye baktığımızda; “Türkiye’deki muhalefeti görüyoruz.

Bazılarının elinden ‘Suriyeli mülteci’ diyerek hukuki tarifini dahi doğru yapmaktan kaçındıkları siyasi oyuncaklar alındı.

Otobüslerle Suriyelileri göndereceklerdi.

Onurlu geri dönüş süreci yavaş yavaş başlıyor.

Millete zerre hayrı olmayan, Türkiye’nin değil ‘başkasının milliyetçisi’ olan bu tipler Suriye’nin özgürleşmesinin ardından bir kez olsa dahi ‘hayra’ bir iş yapacaklar mı?

Pek sanmıyorum.

Ana muhalefetin durumu da ayrı bir vahamet…

Suriye’de baas rejimi irtifa kaybederken, Esad ülkesinden kaçarken hala Esad’la görüşülmeli diye ‘baas baas’ bağıran bir CHP Genel Başkanı, partisi iktidarda olmadığı için ‘hamd’ sebebi olabiliyor.

Recep Tayyip Erdoğan’ın politikasının sonucuna ve Türkiye’nin bundan sonraki kazançlarına vurgu yapmak amacıyla “Adam ‘yine’ kazandı” demiş genellikle muhalif takılan bir gazeteci…

Asıl soru şu: Adam ne zaman kaybetti?

Adam her ‘her zamanki gibi’ kazandı.

Kimi zaman sadece kendisinin inandığı sonuçları bile gerçeğe dönüştürmeyi başardı.

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yenidevirhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.