TEÇ-SEN eğitim çalışanlarının taleplerini sıraladı
TEÇ-SEN tarafından İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde düzenlenen basın açıklamasına konfederasyona bağlı sendikaların temsilcileri ve sendika üyeleri katıldı. Taleplerini haykırmak için bir araya geldiklerini söyleyen TEÇ-SEN Genel Başkanı ve Kamu Birliği Konfederasyonu Genel Başkan Yardımcısı Ümit Demirel, “Bugün burada, emeğin, alın terinin, adaletin ve onurlu bir yaşamın sesi olmak için toplandık. Bugün burada, hakkımızı almak için gençlerimizin ve çocuklarımızın geleceği için insanca yaşamak için bir aradayız. Bugün, maziden atiye, taşradan merkeze ’adil ücret, onurlu yaşam’ talebini haykırmak için buradayız. Memurun, emeklinin, çalışanın sesi burada. Adaletin sesi burada, hakikatin sesi burada, hakkını arayan milyonların sesi burada. Bugün bu meydandan yükselen ses, yalnızca burada bulunanların değil, Türkiye’nin dört bir yanında yaşayan milyonların sessizliğinin sesidir. Bu ses annenin, babanın, çocuğun, gencin, emeklinin, memurun, çalışanın sesidir. Bu ses bağımsızlığın, alın terinin, emeğin, adaletin sesidir ve bu ses susmayacak. Hakkımızı alana kadar susmayacağız. Adil ücret, onurlu yaşam için susmayacağız. Çocuklarımızın ve gençlerimizin geleceği için susmayacağız” dedi.
Demirel, enflasyonun halkın sırtına yük gibi bindiğini söyleyerek, “Hepimiz aynı sorunları yaşıyoruz. Hepimiz aynı acıları çekiyoruz. Türkiye’de ekonomik kriz her geçen gün daha da derinleşiyor. Enflasyon, halkın sırtına bir yük gibi biniyor. Çarşıda, pazarda, markette fiyatlar aldı başını gitti. Her gün yeni bir zam haberiyle uyanıyoruz ama maaşlarımız yerinde sayıyor. Barınma maliyeti, kiralar 750-bin lira iken 20-30 bin lira olmuş. Millet 5 bin lira eksik olsun diye sobalı evlerde oturmaya bile razı hale gelmiş. 4 kişilik ailenin gıda maliyetleri 20 bin lirayı geçmiş. Daha bunun içinde eğitimi, sağlığı, ulaşımı, aidatı, elektriği, suyu, doğalgazı, giyimi kuşamı yok. Sadece barınma ve gıdaya aylık harcadığımız ücret 40-50 bin lira olmuş. Bunun neresi adil ücret, bunun neresi onurlu bir yaşam. Bugün Türkiye’de açlık sınırı 20 bin TL’yi, yoksulluk sınırı ise 66 bin 500 TL’yi geçti. En düşük memur maaşı 36 bin lira, asgari ücret 17 bin, emekli maaşı 12 bin 500 lira. Soruyorum size, bu maaşlarla geçinmek mümkün mü? bu maaşlarla çocuklarımızın karnını nasıl doyuralım, gençlerimiz bu ücretlerle nasıl iş bulsun, nasıl hayal kursun? Bu maaşlarla nasıl onurlu bir yaşam sürelim? Adil ücret bu mudur? Hayır, yetmiyor” ifadelerini kullandı.
Refah haklarını istediklerini söyleyen Ümit Demirel, “Diyorlar ki çalışanı, memuru, emekliyi enflasyona ezdirmeyeceğiz. Hangi enflasyona ezilmeyeceğiz? 4 yıldır enflasyon sepetini mahkeme kararı olmasına rağmen açıklamayan, Türkiye’de güven oranı yüzde 5 olan TÜİK enflasyonuna mı ezilmeyeceğiz. Bırakın enflasyona ezilmemeyi, enflasyon hepimizin canını okudu. Bugün buradan yetkililere sesleniyoruz; çalışanın, emeklinin maaşı sefalet ücreti olamaz. Memurlarımız yoksulluk sınırının altında yaşamaya mahkum edilemez. Gençlerimiz işsiz, umutsuz, karamsar, çocuklarımız aç ve huzursuz olamaz. Annelerin, babaların boynu bükük bırakılamaz. Büyümeden payımızı istiyoruz. Refahtan hakkımızı istiyoruz. Adil ücret istiyoruz, onurlu bir yaşam istiyoruz” dedi.
Açıklamanın ardından 4 kişilik bir ailenin melemen masrafı okunarak marketten alınan malzemeler katılımcılara gösterildi.
Reklam kod içeriği yüklenmemiş.